Karada ve denizde geoteknik amaçlı sondaj çalışmaları yapılabilmektedir. Sondaj çalışmaları karada rotari ve havalı (darbeli) sistemde farklı çaplardaki wireline ve konvansiyonel sondaj takımları ile gerçekleştirilmektedir.
Rotari wireline sondaj esnasında çift tüplü ve üç tüplü olmak üzere NQ, HQ, PQ gibi farklı çaplarda karotiyerler kullanılabilmektedir. Rotary konvansiyonel sondaj esnasında ise T ve N gibi farklı serilerin farklı çaplardaki tek tüplü, çift tüplü ve üç tüplü karotiyerleri kullanılabilmektedir.
Havalı (darbeli) sondaj esnasında Down Hole Hammer ile 3" ve 4" gibi farklı çaplardaki tabanca ve bunlara uygun farklı çaplarda bit kullanarak 85 mm,105 mm, 127 mm gibi farklı çaplarda delgi yapılabilmektedir. Ayrıca ODEX yöntemi ile 164 mm çapında delgi yapılabilmekte ve ilerlemeye paralel olarak muhafaza borusu sürülebilmektedir.
Uygun delgi yöntemi ve karotiyer tipi seçimi sondaj çalışmasının kapsamına ve amacına göre belirlenmektedir.
Zemin Etüd ve Tasarım A.Ş. bünyesinde deniz sondajlarında kullanılmak üzere 1 (bir) adet Çapalı Duba ve 2 (iki) adet hidrolik ayaklı platform (Jack Up Barge) bulunmaktadır.
Jack Up Barge, Yalova / Türkiye limanına kayıtlıdır. International Association of Classification Societies (IACS) üyesi olan Bureau Veritas onaylı Conditional Survey sertifikasına sahiptir.
24 m uzunluğunda dört adet hidrolik ayaklı ve gövde boyutları 12x9x2 m olup güvertesinde 360° dönebilen 3ton kaldırma kapasiteli Vinç, 150 kW'lık diesel Jeneratör, Hidrolik ayaklar için Güç Ünitesi, 3 kW Benzinli Jeneratör, 1ton kapasiteli Yakıt Tankı, Tatlı Su, Pis Su Tankı ve içinde lavabosu ve ofisi olan konteyner bulunmaktadır.
Jack Up Barge, Panama limanına kayıtlıdır. International Association of Classification Societies (IACS) üyesi olan Bureau Veritas onaylı Conditional Survey sertifikasına sahiptir.
24 m uzunluğunda dört adet hidrolik ayaklı ve gövde boyutları 12x9.60x2 m olup güvertesinde 360° dönebilen 3ton kaldırma kapasiteli Vinç, 150 kW'lık diesel Jeneratör, Hidrolik ayaklar için Güç Ünitesi, 3 kW Benzinli Jeneratör, 1 ton kapasiteli Yakıt Tankı, 1 Ton kapasiteli Tatlı Su, 1 ton kapasiteli Pis Su Tankı, 1 ton kapasiteli Hidrolik Yağ Tankı ve içinde 2 adet Ofisi ve lavabosu olan Konteyner bulunmaktadır.
SPT deneyi otomatik şahmerdanlı yöntem ile 762,0 mm yükseklikten, 63.5 Kg ağırlığındaki şahmerdanın bir mil içerisinden otomatik olarak kaldırılıp serbest düşme yaptırılması ile gerçekleştirilmektedir. Standart Penetrasyon deneyleri (SPT) zemin koşullarına bağlı olarak, ASTM D-1586 uyarınca gerçekleştirilmekte olup SPT/N darbe sayıları belirlenerek temsili ve örselenmemiş zemin numuneleri alınmaktadır. SPT numune alıcısı dış çapı 50.8 mm olup, sabit iç çapı 35 mm, boyu ise 600 mm'dir.
CPT ekipmanı orjinal Hollanda (A.P. van den BERG) yapımı olup elektronik veri toplama sistemine sahiptir. Deneyin esası tepe açısı 60°, plandaki izdüşüm alanı 10 cm² ve çevre alanı 150 cm² olan bir metal konik ucun 10/20 ton kapasiteli bir hidrolik baskı ile 2 cm/sn sabit hızla zemine penetre edilmesidir. Bu penetrasyon sırasında 2 cm ara ile ölçülen uç ve çevre mukavemeti verileri elektronik alıcı aracılığı ile bilgisayara kaydedilmektedir. Deney; kısa zamanda istenilen sayıda tekrarlanabilmekte, zemin parametreleri numune alınmasına ve laboratuvar çalısmasına gerek duyulmadan elde edilebilmektedir. Deneyin yapılmasının ve sonuçların yorumlanmasının diğer yöntemlere göre daha az zaman alması iş gücü ve maliyet açısından avantaj sağlamaktadır.
Araştırmanın amacına göre CPT ekipmanı, ilave sensörler ve/veya elemanlar aracılığı ile farklı zemin parametrelerinin belirlenmesine de olanak sağlamaktadır. Konik ucun arkasında yeralan 7.5 cm² kesit alanlı poroz bir eleman sayesinde boşluk suyu basıncı ölçülebilmektedir.
Uç mukavemeti ve çeper sürtünmesi ile aynı anda sismik ölçümlerin de alınmasını sağlayan özel bir "seismiccone" bulunmaktadır. "Seismiccone" içerisine yerleştirilmiş yatayda iki yönde (x,y) ve düşeyde bir yönde (z) üçlü bir jeofon sistemine sahip bir sismometre aracılığı ile istenilen derinlikte kayma dalgası hızı, Vs ve basınç dalgası hızı, Vp ölçülebilmektedir.
Koni penetrasyon deneyi verileri ile zemin tabakaları hassas bir şekilde tanımlanmakta ve deney sonuçları kullanılarak zeminlerin mühendislik parametreleri (efektif gerilme, drenajsız kayma mukavemeti, içsel sürtünme açısı, izafi sıkılık, konsolidasyon katsayısı vs.) belirlenebilmektedir. Böylece zeminlerin taşıma, oturma, kazık kapasitesi, sıvılaşma vs. analizleri yapılabilmekte olup kullanımı ve test yöntemi ISSMFE (International Society of Soil Mechanics and Foundation Engineering, 1989) tarafından ve ASTM'de (D 5778-95(2000)) önerilmektedir.
Zemin Etüd ve Tasarım A.Ş. 10 ton ve 20 ton kapasiteli olmak üzere 2 adet CPT ekipmanına sahiptir.
Dilatometre Marchetti tarafından İtalya'da 1980 yılında geliştirimiştir. Deneyle dilatometre modülü, malzeme indisi ve yatay gerilme indisi belirlenmekte olup zemin tipleri, birim hacim ağırlıkları ve düşey drenajlı kısıtlanmış modül ile kumlarda denge boşluk basıncı, içsel sürtünme açısı, killerde ise drenajsız kayma mukavemeti, aşırı konsolidasyon oranı, konsolidasyon katsayısı, permeabilite katsayısı, sükunetteki toprak basıncı katsayısı gibi parametreler tayin edilebilmektedir. Elde edilen parametreler dolgu kontrolü, kayma yüzeylerinin belirlenmesi, sıvılaşma potansiyelinin belirlenmesi, taşıma gücü, oturma ve kazık kapasitesi hesaplarında kullanılmaktadır.
Deney, genişliği 95 mm, kalınlığı 14 mm, uzunluğu 220 mm ve tepe açısı 12 ile 16 derece olan bıçağın zemine itilmesi ve bir yüzünde yer alan 60 mm çaplı genişleyebilir çelik bir membranın basınçlı gaz ile şişirilmesi şeklinde olup DMT esnasında tasarlanan etüd planına göre her 0.50 m'de bir sismik etüd yapmak da mümkündür (SDMT). SDMT akustik dalgaları algılayıcı bir sistem (sismik jeofon) tijlerle bıçak arasına yerleştirilerek, kontrol ünitesine eklenen Sismik-DMT sayesinde gelen dalgalar bilgisayara aktarılmakta ve böylece bıçağın bulunduğu derinlikteki katmanın kayma dalgası hızı (Vs) hızı tayin edilebilmektedir.
DMT probunu zemine sürmede hidrolik CPT düzeneği kullanılmaktadır. Penetrasyon sırasında meydana gelen zemin örselenmesi CPT ve SPT deneylerine göre az olduğu için ölçülen değerin daha gerçekçi olması beklenir. Temel tasarımında kullanımında verilerin direkt kullanılabilmesi için koraleasyonlar geliştirilmiş olması DMT'nin bir diğer avantajıdır.
Presiyometre deneyi zeminin yük/deformasyon parametrelerinin belirlendiği bir arazi (in-situ) deneyidir. Deney basit anlamda genişleyebilir silindirik bir probun önceden delinmiş bir kuyuya indirilerek şişirilmesi ve bu esnada prob içerisindeki basınç ve hacim değişikliklerinin ölçülmesi şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Presiyometre ekipmanının sahip olduğu Menard tipi-elektronik veri toplama sistemi (SPAD) ile test esnasında okumaların doğrudan çıktısı alınabilmektedir. Elde edilen verilerin kayıt edilmesi elektronik ortamda otomatik olarak yapılabildiği gibi operatör tarafından da gerçekleştirilebilir. Ekipmanın çıkabileceği basınç 100 bar olup, deney Eurocode 7 standartlarına uygun olarak gerçekleştirilmektedir.
Menard Presiyometre deneyi ile herbir deney seviyesinde elde edilen yük/deformasyon grafiklerinden zeminin temel mekanik özellikleri; deformasyon (presiyometre) modulu, E ve limit basınç değeri Pl, belirlenmektedir. Limit basınç değeri, deneydeki son ölçümlerden, presiyometre modülü ise test esnasında kayıt edilen basınç/hacimsel değişim ölçümlerinden yararlanılarak belirlenmektedir.
HyperPAC presiyometre deneyi, yüksek basınçlı (250 bara kadar) bir presiyometre deneyi olup, kaya veya çok sert formasyonda, sondaj delgisi içerisinde yatay olarak genleşebilen silindirik prob yardımı ile gerçekleştirilir. HyperPAC testi, otomatik veri toplama sistemi GEOSPAD/GEOBOX ile gerçekleştirilmekte ve test bitiminde okuma çıktısı alınabilmektedir. Test okumalardan, normal presiyometreye benzer şekilde, bir gerilme-deformasyon eğrisi elde edilir. HyperPAC Presiyometre deneyi ile her bir deney seviyesinde elde edilen yük/deformasyon grafiklerinden zeminin temel mekanik özellikleri; deformasyon (presiyometre) modülü (Em), limit basınç değeri Pl ve akma (creep) basıncı Pf belirlenmektedir.
Presiyometre ve HyperPAC datalarının değerlendirilmesi ve sunumu Geovision F yazılımı ile gerçekleştirilmektedir.
Permeabilite testi zeminin permeabilite katsayısını hesap etmek amacıyla gerçekleştirilir. Zemin tipine göre Düşen ya da Sabit seviyeli Permeabilite testi uygulanır. Genellikle granüler zeminlerde sabit sevivyeli, ince daneli zeminlerde düşen seviyeli permeabilite testi yapılır. Test BS 5930:1999. Standardına göre gerçekleştirilir.
Kuyu tamamiyle su ile doldurulur. Seviyedeki düşüm başlangıçtan itibaren belli sürelerde okunur. Okumalar 0, 1, 2, 4, 8, 15, 30. dakikalarda alınır. Test süresince kuyu tabanında herhangi bir sediman birikmesi olup olmadığı kuyu derinliği ölçülerek tespit edilir. Test uzunluğu L; muhafaza borusu ile kuyu tabanı arasında kalan mesafedir.
Sabit seviyeli permabilite testi su seviyesinin kuyu ağzında sabit kalması için sürekli kuyuya su verilmesiyle gerçekleştirilir. Temiz su kullanılması önemlidir. Test süresince su seviyesi kuyu ağzına ulaşacak şekilde su akışı sürdürülür, su akış miktarı testin başlamasından itibaren 5 dakika aralıklarla ölçülür. Toplam su akış miktarı 10 dakika sonunda kaydedilir. Test süresince testin başladığı andaki sıfır okuması, 5. Dakika okuması ve 10. Dakika okuması kaydedilmiş olur. Test uzunluğu L; muhafaza borusu ile kuyu tabanı arasında kalan mesafedir.
Paker test zeminin hidrojeolojik özelliklerini belirlemek amacı ile gerçekleştirilir. Bu bilgi hidrojeolojik dizayn için önemlidir. Bu testi BS 5930:1999 a gore gerçekleştirilmektedir.
Packer (Lugeon) testi kayacın su basıncı altında yerinde su kaçışının ölçülmesine sağlar. Esas olarak, muhafaza sürülmemiş seviyedeki verilen zaman ve verilen basınç altında kaçan su hacmini ölçülür. Akış pakerler arasında sınırlıdır. Çift paker kullanıldığında pakerler arasında, tek paker kullanıldığında ise kuyu tabanı ile paker arasında sınırlıdır.
Su kaçaklarının ölçümü 10 dakikada bir her bir basınç değeri (2atm, 4atm, 6atm, 10atm, 8atm, 6atm, 4atm, 2atm) için gerçekleştirilir. Basınç artışı deney yapılan bölgenin altında aşağı kuyu transduseri ile ölçülür.
Test boyunca süre, test bölgesi basıncı, su seviyesi okumaları, su kaybı, sızma oranı, test bölgesinin sızdırmazlık özelliği ve ilgili bilgiler kaydedilir. Test sonuçları grafik olarak sunulur (birimler S(lt/m.min) vs Pr(atm)).
DPSH testi Standart Penetrasyon Testinden elde edilen SPT-N değerlerinin doğruluğu ve karşılaştırılması için geçekleştirilen bir arazi deneyidir. Silindirik bir konik ucun yüksek frekanslı bir ağırlık ile zemine penetre edilmesi ile yapılır. Kullanılan konik uç 1 metre uzunluğundaki 35mm çapındaki çelik bir tijlere bağlanır. Bu tijler 100mm'lik eşit aralıklarla işaretlenmiştir. Zeminin cinsine ve istenilen değer aralıklarına göre kullanılan ağırlık değiştirilebilir. Her 100mm'lik aralıktaki darbe sayısı kaydedilir ve yeni bir tij takılarak teste devam edilir. İstenilen derinliğe erişildiğinde veya konik ucun daha fazla ilerleyemediği durumlarda test sonlandırılır. Bu test BS EN ISO 22476-2:2005 standardına göre yapılmaktadır.
Kum Konisi Testi sahada bulunan doğal veya sıkıştırılmış zeminin doğal birim hacim ağırlığının tespiti ve sıkışma yüzdesinin belirlenmesinde yaygın olarak kullanılan bir metottur. Bu test için sahada bulunan sıkıştırılmış zeminde çukur açılarak numune alınır ve numunenin nem oranı tespit edilerek kuru birim hacim ağırlığı elde edilir. Bu test, belirli bir orandan fazla çakıl veya blok parçaları içermeyen zeminler için uygundur. Bu test özellikle dolgu veya yol projelerinde, istenilen sıkışma yüzdesine ulaşmak amacıyla kalite kontrol testi olarak kullanılmaktadır. ASTM 1556-07 standardına göre uygulanır.
Arazi Veyn deneyi, drenajsız kayma mukavemetinin ve yoğrulmuş drenajsız kayma mukavemetinin arazide belirlenmesi için kullanılan hızlı ve ekonomik bir yöntemdir. Yumuşak ve orta katı killerde iyi sonuçlar vermektedir. Ayrıca, hassas killerin özelliklerinin belirlenmesinde de başarılı sonuçlara ulaşılmaktadır.
Deney prensibi, bir tijin ucuna sabitlenmiş birbirine dik ve eşit boyutta dört adet dikdörtgen kanatlı kesicinin bir kil tabakası içerisine itilerek gömülmesi ve bu kanatların döndürülmesi sırasında zeminin gösterdiği direncin belirlenmesidir. Yenilme anında ölçülen maksimum direnç (tork) değerinden drenajsız kayma mukavemeti belirlenmektedir. Deney düzenli aralıklarla ASTM D2573-01 standartına göre gerçekleştirilmektedir.
Plaka yükleme deneyi, rijit bir plakaya uygulanan yük ile birlikte, plakanın yapacağı oturmanın ve göçmenin ölçülmesine dayanmaktadır. Deney sığ derinliklerde yapılabildiği gibi araştırma çukurlarının içerisinde de gerçekleştirilebilir. Yükleme genelde kademeli olarak yükün arttırılıp, oturmaların ölçülmesi şeklinde, hidrolik kriko ile gerçekleştirilmektedir. Kullanılan çelik levhalar, genellikle 25mm kalınlıkta 300-1000mm arasında değişen daire veya bir kenarı 305mm olan kare şeklindedir. Plakanın oturması 120o açı ile yerleştirilmiş üç adet deformasyon ölçerden okunmaktadır. Test tekrarsız statik yükleme ve tekrarlı yüklemeli olarak yapılabilmektedir. Plaka yükleme testi sonucunda taşıma kapasitesi, oturma, yatak katsayısı ve elastisite modülü gibi parametreler hesaplanabilmektedir. Plaka yükleme testi ASTM D 1196/1196M-12 ve TS 5744:1998 şartnameleri doğrultusunda yapılmaktadır.
Mühendislik çalışmalarında; zeminlerin elastik parametrelerinin saptanmasında, örtü tabakasının kalınlığının ve ana kaya derinliğinin araştırılmasında, zeminlerin sınıflandırılması ve sökülebilirliğinin belirlenmesinde kullanılmaktadır. Sismik kırılma ölçüm çalışmalarımızda GEOMETRICSGEODE EXPLORATION SEISMOGRAPH cihazı kullanılmaktadır. Bu yöntem ASTMD5777-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
Mühendislik amaçlı olarak kıyı tesislerinin, denizaltı, zemin ve çökel istif şartlarının belirlenmesinde, liman, karayolu, baraj ve büyük yapıların inşası ile ilgili temel kaya problemlerinin çözümünde kullanılmaktadır. Bu yöntem ASTM D7128-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
MASW yöntemi kesme dalgası hızlarının derinlikle değişiminin kestirilebilmesi için geliştirilmiş olan çevre dostu ve kolay uygulanabilir bir yöntemdir. Aynı zamanda çakıllı zeminlerin sıvılaşma potansiyeli araştırmalarında, standart penetrasyon deneyi veya konik penetrasyon deneyi gibi yöntemlerin kullanılmasının uygun olmadığı yerlerde de kullanılabilir. Remi Yönteminde dispersiyon eğrisinden yararlanarak ters çözüm yöntemi ile yer altındaki S dalgası-derinlik bilgisi elde edimektedir. MASW ölçüm çalışmalarımızda GEOMETRICS GEODE EXPLORATIONSEISMOGRAPH cihazı kullanılmaktadır. Bu yöntemler ASTM D6429-20 (2020) standardına göre yapılmaktadır.
Yer yüzeyinde kayıt edilebilen; zayıf ve düşük genlikli titreşimler mikrotremör olarak isimlendirilir. Sismometre ile "doğanın sesini dinleyerek" bird izilim veya ölçü noktası altında kalan yeraltı yapısını ortaya çıkarılmaktadır. Ayrıca; mikrotremörler, geleneksel sismik metotların aksine uygulanabilirliği, ucuzluğu ve sinyal/gürültü oranının düzeyi gibi güçlüklerin üstesinden gelmesinden dolayı tercih sebebi olmaktadır. Mikrotremör(titreşimcik) ölçümleri ile zemin baskın periyodu, zemin büyütmesi, kayma dalga hızı (Vs), zemin büyütme değerleri saptanabilmektedir. Mikrotremör ölçüm çalışmalarımızda GURALP SYSTEM CMG-6TD hız ölçer sistem kullanılmaktadır. Bu yöntem ASTM D4829-21 (2021) standardına göre yapılmaktadır.
Ölçümlerimizi AGI SuperSting R8 (SuperSting R8/IP/SP+56) cihazı ile gerçekleştirmekteyiz. Cihaz 8 kanallı, 56 elektrotlu bir sisteme sahiptir. Sekiz kanallı SuperSting’ de sekiz alıcı vardır. Dolayısıyla, her akım uygulandığında, sekiz elektrot arasında oluşan elektrik gerilim eş zamanlı olarak ölçülebilir. Dolayısıyla toplam ölçü süresi çok daha kısa olur. Ölçümlerimiz ASTM D6431-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
Bu yöntemde amaç, yer içinin jeolojik yapısını, elektrik özelliğine (özdirenç) göre haritalamaktır. Yöntem, maden, mineral, jeotermal enerji kaynağı ve petrol aramaları ile hidrojeoloji ve mühendislik jeolojisi problemlerinin çözümünde kullanılır. Elektrik Rezistivite Yöntemi, hidrojeolojik araştırmalarda, ana kaya derinliğinin tespitine yönelik çalışmalarda, yeraltını oluşturan birimlerin litolojik özelliklerini tespit etmekte en çok kullanılan jeofizik yöntemlerden biridir. Rezistivite uygulamaları, yeryüzü üzerindeki tek bir noktada özdirenç değişimini ortaya çıkarır ve ilgili jeolojik birimlerle ilişkiyi sağlar. Temel prensibi A ve B gibi iki noktadan yeraltına gönderilen elektrik akımın M ve N gibi iki noktada yeraltında oluşan gerilimin ölçülmesi esasına dayanır. Elektrod miktarı ve dizilim geometrisine bağlı farklı ölçüm teknikleri geliştirilmiştir. Bunlardan başlıcaları; schlumberger, wenner, dipol dipol, pol dipol teknikleridir. Ölçüm tekniği belirlerken, araştırmanın amacı, saha koşulları ve jeolojik özellikler dikkate alınmaktadır. Düşey Elektrik Sondajı (DES) ölçümlerimiziAGI SuperSting R8 cihazı ile gerçekleştirmekteyiz. Cihaz 8 kanallı, 56elektrotlu bir sisteme sahiptir. Bu yöntem ASTM D6431-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
Ölçümler sonucunda yer altının 2D ve 3D görüntüsü elde edilmektedir. Rezistivite ölçümlerimizi AGI SuperSting R8 cihazı ile gerçekleştirmekteyiz. Cihaz 8 kanallı, 56 elektrotlu bir sisteme sahiptir. Bu yöntem ASTM D6431-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
Bu yöntem, yapay akımlar kullanılmadan yerin doğal potansiyelinden yararlanarak, herhangi iki nokta arasındaki gerilim farkının ölçülmesi esasına dayanmaktadır. Doğada, kaynak kullanmadan gerilim farkı oluşturacak, iklim değişimleri, topoğrafya, jeolojik koşullar ve benzeri bir çok neden vardır. SP yöntemi jeotermal, çevre ve mühendislik uygulamalarında, termal akışkanlara ve yeraltı suyunun bulunmasında kullanılmaktadır. Özel uygulama olarak , barajlarda taban hazne kayalarındaki su sızıntısının yerlerininin bulunmasında kullanılmaktadır.SP ölçümlerimizi AGI SuperSting R8 cihazı ile gerçekleştirmekteyiz. Cihaz 8 kanallı, 56 elektrotlu bir sisteme sahiptir. Bu yöntem ASTM D6431-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
IP Yöntem, metalik maden aramalarında yoğun olarak uygulanan bir yöntemdir. Kayaçların elektrik özelliklerinin zaman ve frekansla değişmesine bağlı olarak yapılan uygulamalar, özellikle sülfürlü cevher, grafit, petrol ve doğalgaz, endüstriyel hammadde aramalarında kullanılır. IP ölçümlerimizi AGISuperSting R8 cihazı ile gerçekleştirmekteyiz. Cihaz 8 kanallı, 56 elektrotlu bir sisteme sahiptir. Bu yöntem ASTM D6431-18 (2018) standardına göre yapılmaktadır.
Jeoradar yöntemi; yeraltında bir sinyal üretici anten aracılığı ile gönderilen elektromanyetik sinyalin dielektrik kontrastına sahip bir ara yüzeyden yansıyan sinyalleri bir alıcı anten aracılığı ile kaydeden elektromanyetik yansıma tekniğidir.
Kullandığı yüksek frekanstan dolayı yüksek çözünürlüklü veri kalitesi ile yeraltındaki gömülü yapıların (altyapı hatları, temel sistemleri, boru/kablo kanalları, tüneller, tarihi yapılar, karstik boşluklar vs.) belirlenmesi için hızlı ve güvenilir bir yöntemdir. Farklı frekanstaki alıcı antenleri sayesinde farklı derinlikleri görüntülemek mümkündür. 2 boyutlu ve 3 boyutlu değerlendirme yapılabilir. Bu yöntem ASTM D6432-11(2011) standardına göre yapılmaktadır.
Klasik yüzey sismiği ile elde edilemeyen düşük hız zonların tespit edilmesi için uygulanmaktadır. P dalgası ve S dalgası ile zeminin dinamik modüllerinin tespitine yönelik bir yöntem olup uygulama sondaj kuyusu içerisinde gerçekleştirilmektedir. Dalga kaynağı(balyoz) yüzeyde kullanılır ve kuyu içindeki bir dizi alıcı sistemi hareket ettirilir. Seyahat zamanı ölçülür ve sismik hız hesaplanır. Ölçümler yeraltı su tablasının altında ya da üzerinde yapılabilir. Kuyu içine yerleştirilen 3 ve 6inç arasında bir çapa sahip muhafazanın arkası enjeksiyon (örneğin PVC) ile doldurularak kuyunun hazırlanması gerekmektedir. Bu test ASTM D7400-19 (2019)standardına göre yapılmaktadır.
Sismik dalgaların hızı ile seyahat ettikleri malzemelerin yoğunluğu ve elastik özellikleri arasındaki ilişki, poisson oranı ve kesme modülü gibi yüzey altı çeşitli jeoteknik özellikleri hakkında bilgi sağlamak için sismik tekniklerden yararlanılabileceği anlamına gelir. Mühendislik çalışmalarında bu özellikleri ölçmenin en yaygın yöntemi crosshole- crosshole tomografi sismik etütlerinin kullanılmasıdır.
Crosshole sismik etütleri, zeminin elastik özellikleri hakkında bilgi elde etmek için iki veya daha fazla sondaj noktası arasında iletilen sismik enerjinin seyahat süresinin ölçülmesini içerir. Bir sondaj noktası kaynağı dağıtmak için kullanılırken, diğer sondaj noktaları sismik enerjinin gelişini tespit etmek için kullanılır. Poisson oranı gibi özellikleri elde etmek için hem P dalgası(sıkıştırma) hem de S-dalgası (kesme) verilerinin elde edilmesi gerekir. Bu normalde P-dalgası ve S -dalganın enerjisi için özel kaynaklar gerektirir.Dalgalar, hidrolik bir sistem kullanılarak deliğin içine kenetlenmiş triaxialjeofon kullanılarak tespit edilir. Veriler, jeofonlar sabit bir aralıktayken kaynak kuyu boyunca hareket ettirilerek toplanır.
Sismik dalgaların seyahat süreleri, her atış alıcısı pozisyonu için sismik iz üzerinde tanımlanan ilk varışlardan türetilir ve her derinlik aralığı için belirgin hızları (P ve S) hesaplamak için atış/alıcı sondaj noktaları arasındaki bilinen mesafe ile kullanılır. Bu veriler daha sonra dinamik zemin parametreleri açısından 2 / 3 boyutlu zemin profili elde etmek için kullanılır. Crosshole tomografi sismik testi ASTM D4428/D4428M-14(2014) standardına uygun olarak yapılmaktadır.
Klasik yüzey sismiği ile elde edilemeyen düşük hız zonların tespit edilmesi için uygulanmaktadır. P dalgası ve S dalgası ile zeminin dinamik modüllerinin tespitine yönelik bir yöntem olup uygulama sondaj kuyusu içerisinde gerçekleştirilmektedir.
Kuyu içini dolduran sıvı (genellikle su) içerisinde, asılı duran sondanın alt kısmında yer alan kaynak aktive edilir. Kaynak yatay yönde kuyu duvarına, kuyu içindeki sıvı vasıtası ile bir basınç uygular ve böylece kaynaktan her yöne dağılan P dalgası üretilir. Kaynak seviyesinde kuyu duvarında meydana getirilen deformasyonlar ilerleyerek alıcı seviyesine ulaştığında, kuyu içindeki su ile birlikte alıcılar da sarsılır ve hareket algılanır. Bu yöntem ile alıcılar arasında kalan 1 m yüksekliğindeki zemin kolonunun hızı doğrudan elde edilmektedir.
Deney, çok derinlerde ve deniz dibi zeminlerinde ölçüm yapılabilecek en uygun yöntemdir. Ayrıca çok hızlı ölçüm yapılabilmesi, ölçüm aralıklarının çok küçük seçilerek çok detaylı profil elde edilebilmesi, otomatik modu ile operatörden bağımsız yapılabilmesi deneyin belli başlı avantajları arasında yer almaktadır.PS Logging testi ASTM D4428/D4428M-14 (2014) standardına uygun olarak yapılmaktadır.
HRATAcoustic Telewiever yüksek çözünürlüklü ultrason cihazı olup kesintisiz sürekli bir biçimde kuyu duvarını resmeden ileri teknoloji bir sondadır. Görüntüleri, örneğin bir çatlak üzerinde ölçü alırken, yansıyan genlikleri koyu renk sinüsodial izlerle log üzerine kaydeder. Yön bilgisini ayrıca gerçek zamanlı kaydeder ve log üzerine anında uygular. Sondaya korelasyon amaçlı doğal gama dedektörü eklenmiştir.
Kuyu içi görüntüleme uygulamalarında Robertson Geologging firmasına ait sistem kullanılmaktadır. Acoustic Telewiever ölçümü ASTM D6032/D6032M-17 (2017) standardına göre yapılmaktadır.
Hi-OTV yüksek çözünürlüklü ultrason cihazı olup kesintisiz sürekli bir biçimde kuyu duvarını resmeden ileri teknoloji bir sondadır. Özel lensi sayesinde 360 dereceyi aynı anda kaydedebilen özel bir sistemdir. Acoustic sonda HRAT a üstün çözünürlük sağlar ve gerçek renkleri ile kuyu cidarını resmetmeye izin verir. Çamurlu ve bulanık ortamda çalışmak için uygun değildir. Hi-OTV'ı HRAT'dan ayıran en önemli özellik kuru ortamda çalışıyor olmasıdır. Sondaya korelasyon amaçlı doğal gama detektörü eklenmiştir.
Kuyu içi görüntüleme uygulamalarında Robertson Geologging firmasına ait sistem kullanılmaktadır. Optical Telewiever ölçümü ASTM D6032/D6032M-17 (2017) standardına göre yapılmaktadır.
Sondaj rotalarının doğru ölçülmesi yer altında aranan kaynağın rezervinin doğru belirlenmesi ve işletme planlamasının doğru yapılması açısından hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle eğim yön ölçüm cihazı, sondajın yön ve eğiminin dolayısıyla yer altında izlediği rotanın doğru ölçülmesi, rota üzerinde bulunan jeolojik tabakalar, fay kırıkları, maden, petrol ve gaz oluşumu gibi unsurların doğru belirlenmesini sağlayarak büyük bir fayda sağlamaktadır.
Geotracker Kuyu Eğim Yön Ölçüm sistemi ölçüm probu ve el terminali olmak üzere iki kısımdan oluşur. Prob, üzerinde bulunan sensör ile veri alırken, terminal verilerin görüntülenmesini ve değerlendirilmesi sağlar.
Dikey flow meter logger, bir sondaj kuyusunda sıvının dikey hareketini ölçer. Flow meter verileri, yeraltı suyu incelemelerinde hidrolik test ve kimyasal örneklemenin tasarımı ve yorumlanması için kritik bilgiler sağlayarak arazi kavramsal modellerinin iyileştirilmesine yardımcı olabilir.Flow meter loglama sonuçları, kontaminasyonu önlemek ve su kimyasını izlemek için de kullanılabilir. Test, kırık kaya akiferlerindeki deliklerde ve konsolide edilmemiş kum ve çakıl akiferlerindeki kuyularda yapılabilir.
Isı darbe akış ölçer modeli HFP-2293, sondaj kuyusu ortamında düşük dikey akış hızlarını ölçmek için tasarlanmış bir probdur. Isı darbe akış ölçer, debiyi ölçmeye ek olarak, sondaj kuyusunda yukarı veya aşağı akış yönünüde kaydeder. Isı darbe akış ölçer, Microsoft Windows™ tabanlı Logger Suite yazılımı, merkezleyici ve 10 cm (4 inç)ila 20 cm (8 inç) sondaj kuyuları için bir dizi diverter (saptırıcı) ile birlikte verilir. Diverterlar, sondaj kuyusundaki akış ölçümünün yapıldığı seviyede akışın yönlendirilerek probun kolon merkezinden geçmesini sağlayan cihazlardır.